Uzun İngilizcesi Nedir? Long ve Tall Farkları ve Kullanımı

Uzun Kelimesinin İngilizce Karşılığı: Long mu, Tall mı?

Türkçede sıklıkla kullandığımız ‘uzun’ kelimesi, İngilizceye çevrilirken kafa karışıklığına yol açabilir. Bunun temel sebebi, İngilizcede ‘uzun’ kavramını ifade etmek için genellikle iki farklı kelimenin kullanılmasıdır: ‘long’ ve ‘tall’. Hangi kelimenin seçileceği, neyin uzunluğundan bahsettiğimize bağlıdır. Bu makalede, ‘long’ ve ‘tall’ kelimelerinin anlamlarını, aralarındaki kritik farkları ve doğru kullanım alanlarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Türkçede “Uzun” Ne Anlama Gelir?

‘Uzun’ kelimesi Türkçede temel olarak birkaç farklı bağlamda kullanılır:

  • Mesafe veya Yatay Boyut: Bir nesnenin veya mesafenin başından sonuna kadar olan ölçüsünü ifade eder. Örnek: uzun bir yol, uzun bir nehir, uzun saç, uzun bir masa.
  • Süre: Bir olayın veya durumun ne kadar devam ettiğini belirtir. Örnek: uzun bir süre, uzun bir toplantı, uzun bir film.
  • Boy veya Dikey Boyut: Özellikle canlıların veya dikey nesnelerin yerden yukarıya doğru olan yüksekliğini ifade eder. Örnek: uzun boylu bir adam, uzun bir ağaç, uzun bir bina.

İngilizcede ise bu farklı anlamlar genellikle ‘long’ ve ‘tall’ kelimeleriyle ayrıştırılır.

Mesafe ve Süre İçin “Long” Kullanımı

‘Long’ kelimesi, genellikle yatay düzlemdeki uzunluğu veya bir şeyin süresini ifade etmek için kullanılır.

1. Fiziksel Uzunluk (Yatay Boyut)

‘Long’, bir nesnenin iki ucu arasındaki mesafeyi, özellikle de bu mesafenin genellikle yatay eksende olduğu durumları tanımlar.

  • This is a long road. (Bu uzun bir yol.)
  • She has long hair. (Onun uzun saçı var.)
  • We need a long table for the dining room. (Yemek odası için uzun bir masaya ihtiyacımız var.)
  • The Nile is a very long river. (Nil çok uzun bir nehirdir.)
  • How long is the bridge? (Köprü ne kadar uzun?)

2. Süre

‘Long’, aynı zamanda bir eylemin, olayın veya zaman diliminin süresini belirtmek için de kullanılır.

  • We waited for a long time. (Uzun bir süre bekledik.)
  • It was a long meeting. (Uzun bir toplantıydı.)
  • How long will you stay here? (Burada ne kadar uzun (süre) kalacaksın?)
  • I haven’t seen him for a long time. (Onu uzun zamandır görmedim.)

Bu kullanımlarda ‘long’ kelimesinin karşılaştırma (comparative) ve üstünlük (superlative) halleri ‘longer’ (daha uzun) ve ‘longest’ (en uzun) şeklindedir. İngilizce karşılaştırma ve üstünlük sıfatları hakkında daha fazla bilgi edinmek, dilbilgisi becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olabilir.

Boy ve Yükseklik İçin “Tall” Kullanımı

‘Tall’ kelimesi ise genellikle dikey eksendeki uzunluğu, yani yerden yukarıya doğru olan yüksekliği ifade etmek için kullanılır. Bu kelime sıklıkla insanların, ağaçların, binaların ve diğer dikey nesnelerin boyunu tanımlarken tercih edilir.

  • My brother is very tall. (Erkek kardeşim çok uzun boylu.)
  • There are many tall trees in the forest. (Ormanda birçok uzun ağaç var.)
  • That’s the tallest building in the city. (Bu, şehirdeki en uzun bina.)
  • How tall are you? (Boyun ne kadar uzun?)
  • Giraffes have tall necks. (Zürafaların uzun boyunları vardır.)

‘Tall’ kelimesinin karşılaştırma ve üstünlük halleri ise ‘taller’ (daha uzun boylu/yüksek) ve ‘tallest’ (en uzun boylu/yüksek) şeklindedir.

Long vs. Tall: En Önemli Fark Nedir?

İki kelime arasındaki temel ayrım, ölçülen boyutun yönüdür:

  • Long: Genellikle yatay uzunluk veya süre ile ilgilidir.
  • Tall: Genellikle dikey uzunluk (yükseklik/boy) ile ilgilidir.

Bu farkı anlamak için birkaç karşılaştırmalı örneğe bakalım:

  • Bir nehir için ‘long’ (uzunluğu boyunca), bir şelale için ‘tall’ (yüksekliği) kullanılır.
  • Bir masa genellikle ‘long’ (yatay yüzeyi), ama alışılmadık derecede yüksek bir bar masası için ‘tall’ (veya daha yaygın olarak ‘high’) denebilir.
  • Bir yılan ‘long’ (boydan boya uzunluğu), bir zürafa ise ‘tall’ (yerden yüksekliği) olarak tanımlanır.
  • Bir binanın genişliği veya uzunlamasına boyutu ‘long’ olabilirken (örneğin, ‘a long corridor’ – uzun bir koridor), genel yüksekliği her zaman ‘tall’ ile ifade edilir (‘a tall skyscraper’ – uzun bir gökdelen).

Unutulmaması gereken en önemli kural, insan boyundan bahsederken neredeyse her zaman ‘tall’ kullanılmasıdır. Bir kişiye ‘long’ demek (örneğin, “He is long”) kulağa çok garip gelir ve genellikle yanlıştır, ancak çok nadiren uzanmış bir kişinin kapladığı alandan bahsederken teorik olarak kullanılabilir.

‘Long’ ve ‘tall’ kelimeleri birer sıfattır. İngilizce sıfatlar ve kullanımları hakkında bilgi sahibi olmak, bu tür kelimeleri cümle içinde doğru yerde ve doğru şekilde kullanmanıza yardımcı olur.

“Uzun” Anlamına Gelebilecek Diğer İngilizce İfadeler

‘Long’ ve ‘tall’ en yaygın karşılıklar olsa da, ‘uzun’ anlamını vermek için bağlama göre başka kelimeler de kullanılabilir:

  • Lengthy: Genellikle ‘long’ ile eş anlamlıdır, özellikle süre belirtirken kullanılır. Ancak bazen sıkıcı veya gereğinden fazla uzun süren bir durumu ifade edebilir. (Örn: a lengthy report – uzun ve detaylı/sıkıcı bir rapor)
  • Extended: Bir şeyin normalden daha uzun süre devam ettiğini veya fiziksel olarak uzatıldığını belirtir. (Örn: an extended holiday – uzatılmış tatil, an extended version of the movie – filmin uzatılmış versiyonu)
  • Elongated: Daha çok biçimsel bir ifadedir ve bir şeyin normalden daha ince ve uzun, sanki gerilmiş gibi bir şekle sahip olduğunu vurgular. (Örn: an elongated face – uzun/ince bir yüz)
  • High: Genellikle ‘yüksek’ anlamına gelse de, bazen ‘tall’ yerine yapılar için kullanılabilir, ancak ‘tall’ daha çok ince ve yüksek yapıları çağrıştırırken ‘high’ genel bir yükseklik belirtir. (Örn: high walls – yüksek duvarlar)

“Long” ve “Tall” İçeren Yaygın Deyimler ve İfadeler

Bu kelimeler birçok İngilizce deyimde de karşımıza çıkar:

“Long” ile İlgili Deyimler:

  • In the long run: Uzun vadede. (Saving money seems difficult now, but it pays off in the long run.)
  • Long time no see: Görüşmeyeli uzun zaman oldu. (Gayriresmi bir selamlama)
  • To make a long story short / Long story short: Uzun lafın kısası. (Long story short, I missed my flight.)
  • A long face: Asık surat, üzgün ifade. (Why the long face? What happened?)
  • Before long: Çok geçmeden, kısa bir süre sonra. (Don’t worry, he’ll be here before long.)
  • As long as: -dığı sürece, şartıyla. (You can go out as long as you finish your homework.)

“Tall” ile İlgili Deyimler:

  • A tall order: Zor, külfetli, yerine getirmesi güç bir iş veya talep. (Finishing this project by tomorrow is a tall order.)
  • A tall tale / A tall story: Abartılı, inanılması güç, uydurma hikaye. (He told us some tall tale about catching a giant fish.)
  • To walk tall: Gururlu, kendinden emin bir şekilde yürümek veya davranmak. (After winning the award, she walked tall.)

Sık Yapılan Hatalar ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

İngilizce öğrenirken ‘long’ ve ‘tall’ arasındaki farkı karıştırmak yaygındır. İşte kaçınılması gereken bazı hatalar:

  • İnsan Boyu İçin ‘Long’ Kullanmak: Yanlış: *My sister is very long.* Doğru: *My sister is very tall.*
  • Süre İçin ‘Tall’ Kullanmak: Yanlış: *The movie was too tall.* Doğru: *The movie was too long.*
  • Yatay Mesafe İçin ‘Tall’ Kullanmak: Yanlış: *It’s a tall road to the next city.* Doğru: *It’s a long road to the next city.*
  • Bağlamı Göz Ardı Etmek: Bir nesnenin hem yatay hem dikey boyutları olabilir. Örneğin, bir raftan bahsederken, rafın duvardaki genişliği ‘long’, yerden yüksekliği ise ‘high’ veya nadiren ‘tall’ (eğer çok yüksek ve inceyse) olabilir. Neyin ölçüldüğüne dikkat etmek önemlidir.

Sonuç

Türkçedeki ‘uzun’ kelimesinin İngilizce karşılığını seçerken dikkatli olmak gerekir. Temel kural: Yatay uzunluk ve süre için ‘long’, dikey yükseklik ve boy için ‘tall’ kullanılır. Bu basit ayrımı hatırlamak, İngilizce iletişiminizde doğruluğu artıracak ve olası yanlış anlaşılmaları önleyecektir. Kelimelerin farklı bağlamlardaki kullanımlarını ve yer aldıkları deyimleri öğrenmek, dil becerilerinizi daha da geliştirecektir. Bol bol pratik yapmayı unutmayın!

“Uzun İngilizcesi Nedir? Long ve Tall Farkları ve Kullanımı” için 1 yorum

  1. Bu ‘long’ ve ‘tall’ ayrımı gerçekten de İngilizce öğrenirken kafamı karıştıran konulardan biriydi. Türkçede her şeye ‘uzun’ deyip geçiyoruz ama İngilizcede böyle bir ayrım olması ilginç. Yazıda verilen örnekler çok açıklayıcı olmuş, özellikle insan boyu için ‘tall’, yol veya zaman için ‘long’ kullanılması gerektiğini netleştirmiş. Ben de ilk zamanlar sık sık karıştırırdım hangisini nerede kullanacağımı. Yatay uzunluk ve süre için ‘long’, dikey yükseklik için ‘tall’ kuralı akılda kalıcı gerçekten. ‘Lengthy’ gibi diğer kelimelerin de açıklanması konuyu daha da zenginleştirmiş. Deyimler kısmı da hoş bir ekleme olmuş, günlük kullanımlarını görmek faydalı. Bu kadar detaylı anlatıldığı için teşekkürler, artık daha dikkatli olurum kullanırken.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top