İngilizce Begin Ne Demek? Anlamı, Kullanımı ve Örnek Cümleler

İngilizce Begin Ne Demek? Anlamı, Kullanımı ve Örnek Cümleler

İngilizce öğrenirken en sık karşılaşılan ve temel fiillerden biri olan ‘begin’, Türkçede genellikle ‘başlamak’ veya ‘başlatmak’ anlamına gelir. Bir eylemin, durumun veya sürecin başlangıcını ifade etmek için kullanılır. Hem günlük konuşmalarda hem de resmi yazışmalarda yaygın olarak yer alır. Bu makalede, ‘begin’ fiilinin anlamını, gramer yapısını, farklı kullanımlarını, eş anlamlıları ile arasındaki farkları ve örnek cümleleri detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

‘Begin’ Fiilinin Temel Anlamı

‘Begin’ fiilinin en temel ve yaygın anlamı ‘başlamak’tır. Bir aktiviteye, olaya veya sürece start vermek anlamında kullanılır.

  • The movie will begin in five minutes. (Film beş dakika içinde başlayacak.)
  • Let’s begin the meeting. (Toplantıya başlayalım.)
  • She decided to begin learning French. (Fransızca öğrenmeye başlamaya karar verdi.)
  • Winter begins in December in the northern hemisphere. (Kuzey yarımkürede kış Aralık’ta başlar.)

Aynı zamanda bir şeyi ‘başlatmak’ anlamında da kullanılabilir. Bu durumda genellikle bir nesne alır.

  • He began his speech with a joke. (Konuşmasına bir şakayla başladı.)
  • The company began operations last year. (Şirket geçen yıl faaliyetlerine başladı.)

‘Begin’ Fiilinin Gramer Yapısı ve Çekimleri

‘Begin’, İngilizcedeki düzensiz fiillerden (irregular verbs) biridir. Bu nedenle ikinci (Past Simple) ve üçüncü (Past Participle) halleri düzenli fiiller gibi ‘-ed’ takısı almaz. Fiilin halleri şöyledir:

  • Yalın Hali (Base Form / V1): begin
  • Geçmiş Zaman Hali (Past Simple / V2): began
  • Geçmiş Zaman Sıfat-Fiil Hali (Past Participle / V3): begun

Örnek Cümleler:

  • I begin work at 9 AM every day. (Her gün saat 9’da işe başlarım. – Geniş Zaman)
  • The concert began late yesterday. (Konser dün geç başladı. – Geçmiş Zaman)
  • They have already begun the construction. (İnşaata çoktan başladılar. – Present Perfect)
  • By the time we arrived, the show had begun. (Biz vardığımızda gösteri başlamıştı. – Past Perfect)

‘Begin’ + Gerund (V-ing) veya Infinitive (to V) Kullanımı

‘Begin’ fiili, kendisinden sonra gelen fiilin hem ‘to + V’ (infinitive) hem de ‘V-ing’ (gerund) formunu alabilir ve genellikle anlamda büyük bir fark yaratmaz.

  • It began to rain. / It began raining. (Yağmur yağmaya başladı.)
  • He began to study harder. / He began studying harder. (Daha sıkı çalışmaya başladı.)

Ancak, bazı durumlarda küçük nüanslar olabilir. Örneğin, ‘begin’ fiili ‘understand’, ‘realize’, ‘know’ gibi durum bildiren fiillerle kullanıldığında genellikle ‘to infinitive’ tercih edilir.

  • I began to understand the problem. (‘I began understanding the problem’ daha az yaygındır.)

Ayrıca, ‘begin’ fiilinin kendisi continuous tense (-ing hali) ile kullanıldığında, karışıklığı önlemek için genellikle ardından ‘to infinitive’ gelir.

  • I’m beginning to feel tired. (‘I’m beginning feeling tired’ yerine bu tercih edilir.)

Bu gerund ve infinitive kullanımı konusu, İngilizce dilbilgisinin önemli noktalarından biridir ve doğru kullanım için pratik yapmak faydalıdır.

‘Begin’ ve ‘Start’ Arasındaki Farklar

‘Begin’ ve ‘start’ kelimeleri çoğu zaman birbirinin yerine kullanılabilir ve ikisi de ‘başlamak’ anlamına gelir. Ancak aralarında ince farklar bulunur:

  1. Resmiyet: ‘Begin’ genellikle ‘start’ kelimesine göre biraz daha resmi kabul edilir. Resmi yazılarda veya konuşmalarda ‘begin’ daha sık tercih edilebilir.
  2. Makineler ve Araçlar: Makineleri, motorları veya araçları çalıştırmak anlamında genellikle ‘start’ kullanılır. ‘Begin’ bu bağlamda pek kullanılmaz.
    • My car won’t start. (Arabam çalışmıyor.) – ‘My car won’t begin’ denmez.
    • Press this button to start the printer. (Yazıcıyı başlatmak için bu düğmeye basın.)
  3. Ani Başlangıçlar: ‘Start’ bazen daha ani veya hızlı bir başlangıcı ima edebilirken, ‘begin’ daha kademeli bir başlangıcı ifade edebilir, ancak bu kesin bir kural değildir.
  4. Soyut Kavramlar: Soyut kavramların başlangıcı için her ikisi de kullanılabilir: ‘begin/start a journey’, ‘begin/start a relationship’.

Genel olarak, çoğu durumda ‘begin’ ve ‘start’ arasında seçim yapmak kişisel tercihe veya bağlama bağlıdır. Ancak yukarıdaki nüansları bilmek faydalıdır.

‘Begin’ ile Kullanılan Yaygın İfadeler

  • To begin with: ‘Öncelikle’, ‘ilk olarak’ anlamına gelir. Bir konuya giriş yaparken veya bir listenin ilk maddesini belirtirken kullanılır.
  • To begin with, I’d like to thank everyone for coming. (Öncelikle, geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum.)
  • Let’s begin: ‘Hadi başlayalım’ anlamına gelen yaygın bir ifadedir.
    • Okay everyone, settle down. Let’s begin. (Tamam millet, sakinleşin. Hadi başlayalım.)
  • Begin again: ‘Yeniden başlamak’ anlamına gelir.
    • If you make a mistake, don’t worry, just begin again. (Eğer hata yaparsan endişelenme, sadece yeniden başla.)
  • From beginning to end: ‘Baştan sona’ anlamına gelir.
    • He read the book from beginning to end in one day. (Kitabı bir günde baştan sona okudu.)

    Örnek Cümlelerle ‘Begin’ Kullanımı

    Farklı bağlamlarda ‘begin’ fiilinin nasıl kullanıldığına dair daha fazla örnek:

    • The story begins in a small village. (Hikaye küçük bir köyde başlıyor.)
    • When did you begin feeling ill? (Ne zaman hasta hissetmeye başladın?)
    • The path begins just behind the old house. (Patika hemen eski evin arkasından başlıyor.)
    • Let’s begin at chapter one. (Birinci bölümden başlayalım.)
    • Building trust begins with honesty. (Güven inşa etmek dürüstlükle başlar.)
    • The orchestra began to play. (Orkestra çalmaya başladı.)
    • She began her career as a teacher. (Kariyerine öğretmen olarak başladı.)

    Sonuç

    İngilizcede ‘begin’ fiili, ‘başlamak’ ve ‘başlatmak’ anlamlarına gelen, temel ve çok yönlü bir fiildir. Düzensiz bir fiil olması (begin, began, begun) ve hem infinitive (to V) hem de gerund (V-ing) ile kullanılabilmesi, öğrenirken dikkat edilmesi gereken noktalardır. Genellikle ‘start’ ile eş anlamlı olsa da, özellikle resmiyet ve makinelerin çalıştırılması gibi durumlarda ince farklar gösterebilir. Yeni kelimeler öğrenirken ‘begin’ gibi sık kullanılan fiillerin anlamını ve kullanımını kavramak, İngilizce kelime dağarcığınızı geliştirmenin ve dil becerilerinizi ilerletmenin önemli bir adımıdır. Bol bol örnek cümle inceleyerek ve kendi cümlelerinizi kurarak ‘begin’ fiilini rahatlıkla kullanabilirsiniz.

    “İngilizce Begin Ne Demek? Anlamı, Kullanımı ve Örnek Cümleler” için 1 yorum

    1. Bu ‘begin’ fiili gerçekten de çok sık karşımıza çıkıyor. Açıklamalar gayet net olmuş, özellikle düzensiz fiil olması ve ‘began’, ‘begun’ hallerini hatırlamak önemli. Bazen ‘start’ ile karıştırabiliyordum, aradaki resmiyet ve makine çalıştırma farkı iyi bir ipucu oldu. Gerund ve infinitive kısmı biraz kafa karıştırıcı olabiliyor İngilizcede ama örneklerle daha iyi anlaşılmış. ‘To begin with’ gibi kalıpları bilmek de konuşurken akıcılık katıyor. İngilizce öğrenme sürecinde böyle detaylı açıklamalar çok işe yarıyor gerçekten. Emeğinize sağlık, faydalı bir yazı olmuş.

    Yorum bırakın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Scroll to Top