Ayak Yapmak İngilizcesi Ne Demek? Karşılıkları ve Kullanımı

Türkçede günlük konuşma dilinde sıkça başvurduğumuz, duruma göre farklı anlamlara gelebilen renkli ifadelerden biri de “ayak yapmak”tır. Peki, bu ifadenin İngilizce’de tam olarak karşılığı nedir? Tek bir kelime veya deyimle karşılamak mümkün müdür? Bu yazıda, “ayak yapmak” ifadesinin İngilizce’deki olası karşılıklarını, nüanslarını ve kullanım alanlarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Öncelikle “ayak yapmak” ifadesinin Türkçe’deki anlam katmanlarına bakalım. Bu ifade genellikle şu anlamlarda kullanılır:

1. Şaka yollu kandırmaya çalışmak, takılmak.
2. Birini oyalamak, aldatmak, kandırmak (daha ciddi).
3. Numara yapmak, bir durumu veya davranışı taklit etmek, rol yapmak.

İngilizce’de bu anlamları karşılayabilecek tek bir ifade bulunmamaktadır. Hangi İngilizce karşılığın kullanılacağı, “ayak yapmak” ifadesinin kullanıldığı bağlama ve kastedilen anlama göre değişiklik gösterir.

Şaka Yapmak, Takılmak Anlamında ‘Ayak Yapmak’ İngilizcesi

Eğer “ayak yapmak” ifadesini birine masumane bir şaka yapmak, onunla dalga geçmek veya inanmayacağı bir şeye inandırmaya çalışmak anlamında kullanıyorsak, İngilizce’deki en yaygın karşılıklar şunlardır:

* **To pull someone’s leg:** Bu deyim, Türkçedeki “birine takılmak”, “şaka yollu kandırmaya çalışmak” anlamına en yakın ifadelerden biridir. Genellikle kötü niyet olmadan, eğlence amaçlı yapılan aldatmacalar için kullanılır.
* *Örnek:* “Is it really snowing outside, or are you just pulling my leg?” (Dışarıda gerçekten kar mı yağıyor, yoksa bana ayak mı yapıyorsun/benimle dalga mı geçiyorsun?)
* *Örnek:* “He told me he won the lottery, but I think he was just pulling my leg.” (Piyangoyu kazandığını söyledi ama bence sadece ayak yapıyordu/şaka yapıyordu.)

* **To kid someone / To be kidding:** “Şaka yapmak”, “dalga geçmek” anlamlarına gelir. “Pull someone’s leg”e göre biraz daha genel bir ifadedir.
* *Örnek:* “Don’t worry, I’m just kidding! I didn’t actually eat your chocolate.” (Endişelenme, sadece şaka yapıyorum! Çikolatanı yemedim aslında.)
* *Örnek:* “Are you kidding me? You can’t be serious.” (Benimle dalga mı geçiyorsun? Ciddi olamazsın.)

* **To tease someone:** Birine takılmak, onunla (genellikle nazikçe) dalga geçmek anlamına gelir. Bazen sinir bozucu da olabilir.
* *Örnek:* “My older brother always used to tease me about my height.” (Abim her zaman boyumla ilgili bana takılırdı/ayak yapardı.)

Kandırmak, Aldatmak Anlamında ‘Ayak Yapmak’ İngilizcesi

Eğer “ayak yapmak” ifadesi daha ciddi bir kandırma, aldatma veya oyalamayı kastediyorsa, kullanılabilecek İngilizce fiiller şunlardır:

* **To fool someone:** Birini kandırmak, aptal yerine koymak anlamına gelir. Genellikle karşı tarafın saflığından yararlanma durumu söz konusudur.
* *Örnek:* “He fooled everyone into thinking he was a doctor.” (Herkesi doktor olduğuna inandırarak kandırdı/ayak yaptı.)
* *Örnek:* “You can’t fool me that easily!” (Beni o kadar kolay kandıramazsın/Bana öyle kolay ayak yapamazsın!)

* **To trick someone:** Birini kandırmak, tuzağa düşürmek, oyun oynamak anlamına gelir. Genellikle bir plan veya hile içerir.
* *Örnek:* “The salesman tricked her into buying the expensive model.” (Satıcı, pahalı modeli alması için onu kandırdı/ona ayak yaptı.)

* **To deceive someone:** Kandırmak, aldatmak anlamına gelen daha resmi ve ciddi bir fiildir. Genellikle önemli konularda yanıltmayı ifade eder.
* *Örnek:* “He deceived his investors about the company’s financial health.” (Şirketin mali durumu hakkında yatırımcılarını aldattı/onlara ayak yaptı.)

* **To lead someone on:** Birini (genellikle romantik veya bir beklenti konusunda) yanlış yönlendirmek, boş yere umut vermek, oyalamak anlamına gelir. Türkçedeki “ayak yapmak” ifadesinin oyalamak anlamıyla örtüşebilir.
* *Örnek:* “She wasn’t really interested in him; she was just leading him on.” (Aslında onunla ilgilenmiyordu; sadece onu oyalıyor/ona ayak yapıyordu.)
* *Örnek:* “Don’t lead me on if you don’t intend to give me the job.” (Bana işi vermeye niyetin yoksa beni oyalama/bana ayak yapma.)

* **To string someone along:** Bu ifade de “to lead someone on” gibi birini oyalamak, kandırmak, genellikle bir konuda geciktirmek veya yanlış bilgi vererek beklenti içinde tutmak anlamına gelir.
* *Örnek:* “I think they are just stringing us along; they have no intention of signing the contract.” (Bence bizi sadece oyalıyorlar/ayak yapıyorlar; sözleşmeyi imzalama niyetleri yok.)

Numara Yapmak, Rol Yapmak Anlamında ‘Ayak Yapmak’ İngilizcesi

“Ayak yapmak” ifadesi bazen bir durumu, hastalığı veya duyguyu taklit etmek, numara yapmak anlamında da kullanılır. Bu durumda şu fiiller uygundur:

* **To pretend:** Gibi davranmak, numara yapmak, taklit etmek anlamına gelir.
* *Örnek:* “He was just pretending to be asleep.” (Sadece uyuyor numarası yapıyordu/uyuyor ayağı yapıyordu.)
* *Örnek:* “Let’s pretend we didn’t hear that.” (Bunu duymamış gibi yapalım/Duymadık ayağına yatalım.)

* **To feign (feign):** Genellikle bir duygu, durum veya hastalığı sahte bir şekilde göstermek, numara yapmak anlamına gelen daha resmi bir fiildir.
* *Örnek:* “She feigned illness to avoid going to the meeting.” (Toplantıya gitmemek için hasta numarası yaptı/hasta ayağına yattı.)
* *Örnek:* “He feigned surprise even though he knew about the party.” (Partiden haberi olmasına rağmen şaşırmış numarası yaptı.)

Doğru İfadeyi Seçmek: Bağlamın Önemi

Görüldüğü gibi, Türkçedeki “ayak yapmak” ifadesinin İngilizce’de pek çok farklı karşılığı bulunmaktadır. Doğru ifadeyi seçmek tamamen bağlama, konuşmanın tonuna ve neyi kastettiğinize bağlıdır. Şakacı bir dille mi konuşuyorsunuz, yoksa ciddi bir aldatmacadan mı bahsediyorsunuz? Birini mi oyalıyorsunuz, yoksa sadece numara mı yapıyorsunuz? Bu soruların cevapları, hangi İngilizce ifadeyi kullanmanız gerektiğini belirleyecektir.

İngilizce öğrenirken karşılaşılan zorluklardan biri de bu tür deyimsel ifadelerin ve kültürel nüansların doğru anlaşılması ve kullanılmasıdır. Deyimler, dilin zenginliğini ve renkliliğini gösteren önemli unsurlardır. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek isterseniz, İngilizce deyimler sözlüğü sayfasını veya İngilizce deyimlerin Türkçe anlamları hakkındaki yazıyı inceleyebilirsiniz. Ayrıca, dilin farklı durumlarda nasıl kullanıldığını anlamak için dil stili ve kaydı üzerine olan rehbere göz atmak faydalı olabilir.

Örnek Senaryolar

* **Senaryo 1 (Şaka):** Arkadaşınız size “Az önce Tom Cruise’u gördüm!” derse ve siz inanmazsanız: “Come on, you’re pulling my leg!” (Hadi ama, bana ayak yapıyorsun!) diyebilirsiniz.
* **Senaryo 2 (Ciddi Kandırma):** Birinin sahte belgelerle işe girdiğini öğrenirseniz: “He fooled the HR department with fake certificates.” (Sahte sertifikalarla insan kaynakları departmanını kandırdı/ayak yaptı.) diyebilirsiniz.
* **Senaryo 3 (Oyalama):** Birinin size sürekli ‘yarın hallederiz’ deyip işinizi yapmadığını düşünüyorsanız: “I feel like he’s just stringing me along.” (Beni sadece oyalıyor/ayak yapıyor gibi hissediyorum.) diyebilirsiniz.
* **Senaryo 4 (Numara Yapma):** Çocuk ödev yapmak istemediği için karnının ağrıdığını söylüyorsa: “He’s just pretending to have a stomachache to avoid homework.” (Ödevden kaçmak için karın ağrısı numarası yapıyor/karnım ağrıyor ayağına yatıyor.) diyebilirsiniz.

Sonuç

“Ayak yapmak” ifadesi, Türkçe’nin zengin ve esnek yapısını yansıtan, bağlama göre anlamı değişen bir deyimdir. İngilizce’ye çevirirken, ifadenin kullanıldığı durumu ve taşıdığı anlamı dikkatlice analiz etmek gerekir. Şaka yollu takılmalar için “pull someone’s leg” veya “kid”, ciddi aldatmacalar için “fool”, “trick”, “deceive”, oyalamak için “lead someone on”, “string someone along”, numara yapmak için ise “pretend” veya “feign” gibi ifadeler kullanılabilir. Bu ifadelerin anlamlarını ve kullanıldıkları bağlamları öğrenmek, İngilizce iletişiminizi daha doğru ve etkili hale getirecektir.

“Ayak Yapmak İngilizcesi Ne Demek? Karşılıkları ve Kullanımı” için 1 yorum

  1. Bu ‘ayak yapmak’ deyimi gerçekten de çok katmanlıymış. Günlük hayatta o kadar sık kullanıyoruz ki, İngilizce’de tek bir karşılığı olmaması şaşırtıcı değil aslında. Yazıda farklı durumlar için hangi ifadenin daha uygun olduğu çok güzel açıklanmış. Özellikle şaka amaçlı kullanılan ‘pull someone’s leg’ ile oyalamak anlamına gelen ‘lead someone on’ veya ‘string someone along’ arasındaki farkı böyle detaylı görmek faydalı oldu. Çoğu zaman hangi anlamda kullanıldığını bağlamdan çıkarıyoruz ama İngilizce’de bu kadar farklı karşılığı olduğunu bilmiyordum. Bu tarz kültürel ifadelerin çevirisi gerçekten zorlayıcı olabiliyor. Emeğinize sağlık, çok aydınlatıcı bir yazı olmuş.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top