Çok Yaşa İngilizcesi Nedir? Bless You ve Gesundheit Kullanımları

Günlük hayatta sıkça karşılaştığımız durumlardan biri de birinin hapşırmasıdır. Türkçe’de böyle bir durumda refleks olarak hapşıran kişiye “Çok yaşa” deriz. Bu, hem bir nezaket göstergesi hem de iyi dilek temennisidir. Peki, İngilizce konuşulan bir ortamda birisi hapşırdığında ne demeliyiz? “Çok yaşa” ifadesinin İngilizce karşılığı nedir? Bu yazıda, bu sorunun cevabını detaylı bir şekilde inceleyecek, farklı kullanım alternatiflerini ve kültürel arka planını ele alacağız.

En Yaygın Karşılık: Bless You

Türkçe’deki “Çok yaşa” ifadesinin İngilizce’deki en yaygın ve doğrudan karşılığı “Bless you” ifadesidir. Neredeyse tüm İngilizce konuşulan ülkelerde hapşıran bir kişiye bu ifade söylenir. Kelime anlamı olarak “(Tanrı) seni kutsasın/korusun” gibi bir anlama gelse de, günümüzde dini anlamından ziyade bir nezaket kalıbı olarak yerleşmiştir.

“Bless You” İfadesinin Kökeni

“Bless you” demenin kökeni hakkında birkaç farklı teori bulunmaktadır ve çoğu oldukça eskiye dayanır:

  • Ruhun Kaçması İnancı: Eski zamanlarda insanların, hapşırma sırasında ruhun bir anlığına bedenden dışarı çıkabileceğine veya kötü ruhların/şeytanın açık olan ağızdan içeri girebileceğine inandıkları söylenir. “Bless you” demek, kişiyi bu tür olumsuzluklardan korumak için bir dua veya iyi dilek niteliği taşıyordu.
  • Kalbin Durması İnancı: Bir başka inanışa göre, insanlar hapşırma anında kalbin çok kısa bir süreliğine durduğuna inanırlardı. “Bless you” demek, kalbin tekrar çalışmaya devam etmesi ve kişinin yaşaması için bir temenniydi.
  • Veba Salgını Teorisi: En yaygın kabul gören teorilerden biri, ifadenin 6. yüzyılda Papa Gregory the Great dönemindeki veba salgınıyla ilişkili olduğudur. Hapşırmak, vebanın erken belirtilerinden biri olarak görülüyordu. Papa’nın, hapşıran kişilere hastalıkla savaşmaları ve kötü sonuçlardan korunmaları için “God bless you” (Tanrı seni kutsasın) denmesini emrettiği rivayet edilir.

Günümüzde bu eski inanışlar geçerliliğini yitirmiş olsa da, “Bless you” ifadesi kültürel bir alışkanlık ve nezaket kuralı olarak varlığını sürdürmektedir.

“Bless You” Nasıl Kullanılır?

Kullanımı oldukça basittir. Birisi hapşırdığında, ona dönerek “Bless you” dersiniz. Hapşıran kişinin de genellikle “Thank you” veya “Thanks” (Teşekkür ederim) diyerek karşılık vermesi beklenir.

Örnek Diyalog:

Person A: Achoo!
Person B: Bless you!
Person A: Thank you.

Bazen “Bless you” yerine, özellikle biraz daha vurgulu veya samimi bir şekilde “God bless you” dendiğini de duyabilirsiniz. Anlam olarak aynı kapıya çıksa da, “God” kelimesinin eklenmesi ifadeye biraz daha dini bir ton katabilir.

Bir Alternatif: Gesundheit

“Bless you” kadar yaygın olmasa da, İngilizce konuşulan ülkelerde, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde duyabileceğiniz bir diğer ifade de “Gesundheit” kelimesidir.

“Gesundheit” kelimesi Almanca kökenlidir ve doğrudan “sağlık” anlamına gelir. Hapşıran kişiye “sağlıklı ol”, “sağlığına” gibi bir iyi dilekte bulunmak amacıyla kullanılır. Almanca konuşulan ülkelerde hapşıran birine söylenen standart ifadedir ve İngilizce’ye de bu şekilde geçmiştir.

Bazı insanlar, “Bless you” ifadesinin dini çağrışımlarından kaçınmak veya farklı bir alternatif kullanmak istediklerinde “Gesundheit” demeyi tercih edebilirler. Kullanımı “Bless you” ile aynıdır:

Örnek Diyalog:

Person A: Achoo!
Person B: Gesundheit!
Person A: Thanks.

“Gesundheit” ifadesi “Bless you” kadar bilinir veya yaygın değildir, ancak çoğu anadili İngilizce olan kişi tarafından anlaşılır.

Diğer Durumlar ve Nezaket Kuralları

  • Sessiz Kalmak: Her ne kadar “Bless you” demek bir nezaket göstergesi olsa da, dememek genellikle büyük bir kabalık olarak algılanmaz. Özellikle kalabalık veya resmi ortamlarda, ya da hapşıran kişi uzaktaysa, bir şey söylenmeyebilir.
  • Hapşıran Kişinin Söylemesi Gereken: İngilizce konuşulan kültürlerde, hapşıran kişinin kendisinin hemen ardından “Excuse me” (Affedersiniz/Kusura bakmayın) demesi oldukça yaygın bir davranıştır.
  • Tekrarlayan Hapşırıklar: Bir kişi art arda birkaç kez hapşırırsa, genellikle sadece ilk hapşırıktan sonra “Bless you” denir. Her seferinde tekrarlamak gerekli değildir, hatta biraz garip karşılanabilir.
  • “Çok Yaşa”nın Doğrudan Çevirisi: Türkçe’deki “Çok yaşa” ifadesini kelimesi kelimesine (“Live long” gibi) çevirip kullanmak doğru olmaz. Bu, İngilizce’de hapşırma durumunda kullanılan bir ifade değildir.

Kültürel Farklılıklar

Türkiye’de “Çok yaşa” demek oldukça yerleşmiş bir adettir ve genellikle denmemesi garipsenebilir. Karşılığında “Sen de gör” veya “Hep beraber” gibi yanıtlar verilir. İngilizce konuşulan kültürlerde ise “Bless you” demek yaygın bir nezaket kuralı olmakla birlikte, Türkiye’deki kadar güçlü bir toplumsal beklenti olmayabilir. Özellikle gençler arasında veya daha rahat ortamlarda her zaman söylenmeyebilir.

Bu tür kültürel ifadeler, sadece kelime anlamlarının ötesinde, toplumların nezaket anlayışları ve alışkanlıkları hakkında da bilgi verir. Birisi hapşırdığında uygun ifadeyi kullanmak, sosyal etkileşimlerde olumlu bir izlenim bırakmanıza yardımcı olur.

Unutmayın ki, hapşırma gibi durumlar dışında da sağlıkla ilgili iyi dileklerde bulunmak önemlidir. Örneğin, birinin hasta olduğunu öğrendiğinizde İngilizce “geçmiş olsun” demek için “Get well soon” gibi farklı ifadeler kullanılır. Bu tür sosyal incelikleri bilmek ve doğru şekilde kullanmak, İngilizce konuşma becerilerinizi geliştirmek ve daha akıcı iletişim kurmak adına değerli adımlardır.

Özet

Sonuç olarak, Türkçe’de hapşıran birine söylediğimiz “Çok yaşa” ifadesinin İngilizce’deki karşılıkları şunlardır:

  1. Bless You: En yaygın kullanılan, nezaket ifadesi olarak yerleşmiş karşılıktır. Kökeni eski inanışlara ve veba salgınına dayansa da günümüzde seküler bir kullanıma sahiptir.
  2. Gesundheit: Almanca kökenli bir alternatif olup “sağlık” anlamına gelir. “Bless you” kadar yaygın olmasa da özellikle ABD’de kullanılır ve anlaşılır. Dini çağrışımlardan kaçınmak isteyenler için bir seçenektir.

Hapşıran kişinin ise genellikle “Thank you” veya “Thanks” ile karşılık vermesi ve/veya kendisinin “Excuse me” demesi beklenir. Bu basit ama önemli sosyal ifadeyi doğru kullanarak İngilizce iletişiminizde daha nazik ve başarılı olabilirsiniz.

“Çok Yaşa İngilizcesi Nedir? Bless You ve Gesundheit Kullanımları” için 1 yorum

  1. Vay canına, bu konu hep aklımı kurcalardı biraz. ‘Bless you’ dendiğini biliyordum ama kökenindeki hikayeler, özellikle veba salgınıyla ilgili olan teori çok ilginçmiş gerçekten. Eski insanların ruhun kaçtığına falan inanması da ayrı bir detay tabii. Ben genellikle ‘Bless you’ derdim ama ‘Gesundheit’ seçeneğini duymak da iyi oldu, hem Almanca kökenliymiş hem de dini bir anlam taşımıyormuş. Hapşırınca ‘Excuse me’ denmesi gerektiğini de öğrenmiş oldum, bu da önemli bir nezaket kuralıymış. Bizdeki ‘Çok yaşa’ – ‘Sen de gör’ dinamiğinden farklıymış demek ki. Günlük hayatta işe yarayacak, güzel ve açıklayıcı bir yazı olmuş, elinize sağlık.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

💬 Yorum Yap (1)
Scroll to Top