Konu Başlıkları
İngilizce ‘Thinking’ Kelimesine Giriş
İngilizce öğrenirken karşımıza çıkan kelimelerden biri de ‘thinking’dir. Hem günlük konuşmalarda hem de yazılı metinlerde sıkça rastladığımız bu kelime, temel olarak zihinsel bir aktiviteyi ifade eder. Peki, thinking ne demek? Bu kelimenin Türkçe karşılıkları nelerdir ve hangi durumlarda kullanılır? Bu yazımızda, ‘thinking’ kelimesini detaylı bir şekilde inceleyecek, anlamını, kullanım alanlarını ve cümle içindeki örneklerini ele alacağız. Bu sayede kelimenin anlamını daha iyi kavrayacak ve İngilizce’de doğru bir şekilde kullanabileceksiniz.
‘Thinking’ Kelimesinin Temel Anlamı: Düşünme Eylemi
‘Thinking’ kelimesinin en temel ve yaygın anlamı, ‘düşünme‘ veya ‘düşünce süreci‘dir. Beynimizin bir konu üzerinde çalışması, fikirler üretmesi, karar vermeye çalışması gibi zihinsel aktivitelerin tümü ‘thinking’ olarak adlandırılır. ‘Think’ fiilinin ‘-ing’ eki almış halidir.
Türkçe’de bu kelimeyi genellikle şu şekillerde karşılayabiliriz:
* Düşünme: Zihinsel işlem yapma eylemi.
* Düşünce: Bir konu hakkındaki fikir, görüş.
* Düşünüş: Düşünme biçimi, tarzı.
* Muhakeme: Akıl yürütme, yargılama.
Örneğin, bir problem üzerinde kafa yorduğumuzda veya bir sonraki adımımızı planladığımızda ‘thinking’ eylemini gerçekleştirmiş oluruz.
‘Thinking’ Kelimesinin Gramerdeki Yeri: Gerund ve Present Participle
‘Thinking’ kelimesi, İngilizce dilbilgisinde iki farklı yapıda karşımıza çıkar: Gerund (İsim-fiil) ve Present Participle (Sıfat-fiil).
1. Gerund (İsim-fiil) Olarak ‘Thinking’
‘Thinking’, bir eylemin adını ifade ettiğinde, yani cümlede bir isim gibi kullanıldığında ‘gerund’ olur. Tıpkı Türkçe’deki ‘-mek, -mak’ eki almış fiiller gibi (düşünmek, gelmek gibi) cümlenin öznesi, nesnesi veya bir edattan sonra gelen ismi olabilir.
* Özne olarak: Thinking helps us solve problems. (Düşünmek problemleri çözmemize yardımcı olur.)
* Nesne olarak: I enjoy thinking about the future. (Gelecek hakkında düşünmekten hoşlanırım.)
* Edattan sonra: He solved the puzzle by thinking carefully. (Dikkatlice düşünerek bulmacayı çözdü.)
Bu kullanımlarda ‘thinking’, doğrudan ‘düşünme eylemi’nin kendisini ifade eder. İngilizce’de fiillerin bu şekilde isim-fiil (gerund) olarak kullanımı oldukça yaygındır.
2. Present Participle (Sıfat-fiil) Olarak ‘Thinking’
‘Thinking’, bir ismi nitelediğinde veya devam eden bir eylemi anlattığında ‘present participle’ olarak kullanılır. Türkçe’deki ‘-en, -an’ veya ‘-yor’ eklerine benzer bir işlevi vardır.
* Bir ismi nitelerken (Sıfat gibi): The man thinking by the window is my father. (Pencerenin kenarında düşünen adam benim babam.)
* Devam eden eylemi anlatırken (Continuous Tense): She is thinking about her holiday plans. (Tatil planları hakkında düşünüyor.)
Bu ikinci kullanım, özellikle şimdiki zamanda fiillere gelen -ing eki ile oluşturulan ‘Present Continuous Tense’ yapısında sıkça görülür ve o anda gerçekleşmekte olan düşünme eylemini belirtir.
‘Thinking’ Kelimesinin Farklı Bağlamlarda Kullanımı
‘Thinking’ kelimesi, yukarıdaki temel anlamları ve gramer yapıları dışında farklı bağlamlarda da karşımıza çıkabilir:
* Fikir Belirtme/Niyet Etme: “I’m thinking of visiting my grandparents this weekend.” (Bu hafta sonu büyükanne ve büyükbabamı ziyaret etmeyi düşünüyorum.) Bu yapıda ‘thinking of + Ving’, bir planı veya niyeti ifade eder.
* Değerlendirme/Göz Önünde Bulundurma: “We need some time for careful thinking before making a decision.” (Karar vermeden önce dikkatli bir düşünme için biraz zamana ihtiyacımız var.)
* Akıl Yürütme/Mantık: “Critical thinking is essential for understanding complex issues.” (Eleştirel düşünme, karmaşık konuları anlamak için temel bir gerekliliktir.) ‘Critical thinking’ (eleştirel düşünme), ‘logical thinking’ (mantıksal düşünme) gibi kalıplarda kullanılır.
* Sıfat Olarak (‘Düşünen’): Bazen, nadir de olsa, bir varlığın düşünme yetisine sahip olduğunu belirtmek için sıfat gibi kullanılabilir: “Humans are thinking beings.” (İnsanlar düşünen varlıklardır.)
‘Think’ ve ‘Thinking’ Arasındaki Fark Nedir?
Bu iki kelime birbiriyle yakından ilişkili olsa da aralarında ince bir fark vardır:
* Think: Fiilin yalın halidir ve genellikle ‘düşünmek’, ‘sanmak’, ‘inanmak’ gibi anlamlara gelir. Cümlede zamanlara göre çekimlenir (thinks, thought gibi).
* Örnek: I think this is a good idea. (Bunun iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum/sanıyorum.)
* Örnek: He thought about the question. (Soru hakkında düşündü.)
* Thinking: ‘Think’ fiilinin ‘-ing’ almış halidir. Yukarıda açıklandığı gibi ya ‘düşünme eylemi’nin kendisini (gerund) ya da devam eden düşünme eylemini veya düşünen kişiyi/şeyi (present participle) ifade eder.
* Örnek: Stop talking and start thinking! (Konuşmayı bırak ve düşünmeye başla!) (Gerund)
* Örnek: What are you thinking about? (Ne hakkında düşünüyorsun?) (Present Participle – Continuous Tense)
Örnek Cümlelerle ‘Thinking’ Kullanımı
‘Thinking’ kelimesinin anlamını pekiştirmek için birkaç basit örnek cümle inceleyelim:
* My favorite hobby is thinking. (En sevdiğim hobi düşünmektir.)
* Positive thinking can change your life. (Pozitif düşünme hayatını değiştirebilir.)
* The statue ‘The Thinking Man’ is very famous. (‘Düşünen Adam’ heykeli çok ünlüdür.)
* I was just thinking about you. (Tam da seni düşünüyordum.)
* Thinking too much can sometimes be tiring. (Çok fazla düşünmek bazen yorucu olabilir.)
* What’s your way of thinking? (Senin düşünüş tarzın nedir?)
* He is known for his quick thinking. (Hızlı düşünmesiyle tanınır.)
* I am thinking about adopting a cat. (Bir kedi sahiplenmeyi düşünüyorum.)
Sonuç
İngilizce’deki ‘thinking’ kelimesi, temel olarak ‘düşünme’ eylemini ve sürecini ifade eden çok yönlü bir kelimedir. Hem bir eylemin adı (gerund) hem de devam eden bir durumu veya nitelemeyi (present participle) belirtebilir. Farklı bağlamlarda fikir belirtme, değerlendirme yapma veya mantık yürütme gibi anlamlara gelebilir. Cümle içindeki yerine ve diğer kelimelerle olan ilişkisine dikkat ederek ‘thinking’ kelimesini doğru bir şekilde anlamak ve kullanmak, İngilizce iletişiminizi güçlendirecektir. Unutmayın, düşünmek dil öğrenmenin de önemli bir parçasıdır!
Thinking Hakkında Merak Edilenler
‘Thinking’ kelimesinin Türkçe’deki en yaygın karşılığı nedir?
En yaygın karşılığı ‘düşünme’ veya ‘düşünce süreci’dir.
‘Thinking’ bir fiil midir?
‘Thinking’, ‘think’ fiilinin ‘-ing’ eki almış halidir. Cümlede isim-fiil (gerund) veya sıfat-fiil (present participle) olarak görev yapar, tek başına ana fiil olarak çekimlenmez (örneğin ‘I thinking’ denmez, ‘I am thinking’ denir).
‘Thinking’ cümle içinde nasıl kullanılır?
Cümlenin öznesi olabilir (‘Thinking is fun’), nesnesi olabilir (‘I like thinking’), bir edattan sonra gelebilir (‘Good at thinking’) veya devam eden bir eylemi anlatabilir (‘He is thinking’).
‘Think’ ile ‘thinking’ arasındaki temel fark nedir?
‘Think’ fiilin yalın halidir ve çekimlenir (‘think’, ‘thinks’, ‘thought’). ‘Thinking’ ise fiilin ‘-ing’ almış halidir ve ‘düşünme eylemi’ni veya ‘düşünen’ durumunu ifade eder.
‘Thinking’ kelimesi isim olarak kullanılabilir mi?
Evet, gerund (isim-fiil) olarak kullanıldığında bir eylemin adı olarak isim görevi görür. Örnek: ‘Deep thinking requires silence.’ (Derin düşünme sessizlik gerektirir.)
‘Thinking’ kelimesi sıfat olarak kullanılabilir mi?
Evet, present participle (sıfat-fiil) olarak bir ismi niteleyebilir. Örnek: ‘A thinking machine’ (Düşünen bir makine).
Devam eden bir eylem olarak ‘thinking’ örneği verir misiniz?
‘She is thinking about what to cook for dinner.’ (Akşam yemeği için ne pişireceğini düşünüyor.)
Bir düşünce süreci olarak ‘thinking’ örneği verir misiniz?
‘His way of thinking is very different from mine.’ (Onun düşünüş şekli benimkinden çok farklı.)
‘Critical thinking’ ne anlama gelir?
‘Eleştirel düşünme’ anlamına gelir; yani bilgiyi analiz etme, mantık yürütme ve bilinçli kararlar verme yeteneğidir.
‘Thinking’ kelimesini kullanma pratiği nasıl yapabilirim?
Basit cümleler kurarak başlayabilirsiniz. Örneğin, ‘I am thinking about…’ (Şunu düşünüyorum…) veya ‘Thinking is important for…’ (…için düşünmek önemlidir) gibi kalıpları kullanarak pratik yapabilirsiniz. Düşüncelerinizi İngilizce ifade etmeye çalışmak iyi bir yöntemdir.